Türkçe rock müziğinin köklü gruplarından Piiz, müzik kariyerlerindeki 20’nci yılı, 3 Aralık Pazar günü If Beşiktaş’ta gerçekleşecek bir konserle kutlayacak. 2003 yılında Eskişehir’de kurulan grubun konserine Manuş Baba, Gökhan Mandır (Pera), Kezzo, Ozan Ünlü, Melis Yelman, Vesim İpek ve Remziye Öztürkçe konuk olacak.
Grup ayrıca 20’nci yıllarına özel olarak erken yaşta evlendirilen kız çocuklarına dikkat çekmek için sosyal sorumluluk projesi ‘Kör Kuyu’yu yayınladı. Parçada rap müzik sanatçısı Kezzo ile iş birliği yapan grup, toplumsal bir meseleye dikkat çekmeyi amaçlıyor.
Piiz’le 20’nci yıllarını ve ‘Kör Kuyu’yu konuştuk.
2003 yılında Eskişehir’de kurulan Piiz, müzik kariyerlerindeki 20’nci yılını kutluyor. Piiz’in kuruluşunu anlatır mısınız? Grubun ismi nereden geliyor?
Evet, belirttiğiniz gibi bu sene bizim 20’nci senemiz. Grup, 2003 yılında Eskişehir’de müzik yapmak heveslisi bir genç tarafından kuruldu, grubun kurucusu Eskişehirli Ahmet Çilingir.
“Piiz” argoda arkadaş ortamında alkol alıp sohbet etmek anlamına geliyor. İsmin koyuluş hikayesi de şöyle: Bir gün bir bar programı teklifi geliyor ve afiş hazırlanacak program için. Barın sahibi soruyor “Grubun adı neydi?” diye. Tam da yukarıda bahsettiğimiz gibi bir ortamdayken geliyor bu soru, biz de “Piiz” diyoruz grubun adına.
20 yıl önceye dönüp baktığınızda bu kadar uzun soluklu bir proje olacağını tahmin etmiş miydiniz?
Bu kadar uzun soluklu olabileceğini tahmin etmek neredeyse imkansız. Biz sadece sevdiğimiz işi yapıp hayatımızı bu şekilde sürdürmek istedik ve ortak amaçlarımız bizi buralara kadar getirdi.
‘BİR ŞEYLER SÖYLEME İHTİYACI HİSSETTİK’
Son parçanız ‘Kör Kuyu’da, rap müzik sanatçısı Kezzo ile işbirliği yaparak, toplumsal bir meseleye dikkat çekiyorsunuz. ‘Kör Kuyu’, erken yaşta zorla evlendirilen ve taşıyamayacağı sorumlulukların altında ezilmeye mahkum bırakılan kız çocuklarının karartılan hayatlarına dair bir ses oluyor. ‘Kör Kuyu’nun hikayesini anlatabilir misiniz?
Malum bu konu ile ilgili çok fazla haber duyuyoruz. Yine bir gün televizyonda gördüğümüz bir haber sonrasında bu konuda adım atması gerekenlerin saçma sapan bahanelerle suçluları aklamaya çalıştığını gördük. Bir şeyler söyleme ihtiyacı hissettik. Umarız bir yerlere, birilerine dokunabilmişizdir sesi çıkmayanların sesi olmaya vesile olmuşuzdur.
Türkçe rock müziğin bugünkü durumunu nasıl görüyorsunuz? Takip ettiğiniz genç kuşak isimler var mı?
Türk rock müziği de tıpkı diğer türler gibi değişiyor, dönüşüyor. Bu müziği icra edenlerin niceliği artıyor aslında ama içerik sanırım zamana biraz yenik düşüyor. Çok iyi örnekler, kendini güncelleyen gruplar, sanatçılar var ve çok takdir ediyoruz hepsini. Örneğin; Adamlar, Dolu Kadehi Ters Tut günümüz rock müziğinin güçlü isimleri.
‘ŞİDDET CEZASIZ KALDIKÇA DAHA DA ARSIZLAŞIYOR’
Son birkaç senedir müzisyenlere uygulanan şiddet gündeme geliyor. Bu konu hakkında neler söylemek istersiniz?
Maalesef şiddet artık her yerde ve çok daha cüretkar. Cezasız kaldıkça da daha bir arsızlaşıyor. Bu yaşanan şiddet olaylarını müzisyenler özeline indirmek gerçek sorunu görmemize engel olabilir. Belki biliyorsunuzdur çok yakın bir tarihte bizler de talihsiz bir olay yaşadık. Ama bunu bizler yaşıyoruz da mesela doktorlar yaşamıyor mu? Öğretmenler yaşamıyor mu? Kadınlar yaşamıyor mu? Aslında sorunun nedeni gündüz gibi ortada. İçi boşalan bir eğitim sistemi, şiddetin cezasız kalması ve hatta normalleştirilmesi tüm bu yaşananlara çanak tuttu. Peki düzelir mi? Biz bu konuda biraz karamsarız maalesef.
Gelecekteki projelerinizden bahsedebilir misiniz, dinleyicileri neler bekliyor?
Yeni 3 tane beste yaptık, kaydettik ve yakın zamanda paylaşmayı planlıyoruz. Biz üretmeye devam ediyoruz çünkü bizi hayata bağlayan şeylerden biri müzik üretmek ama artık pek planlayarak yapmak da istemiyoruz çünkü bu planların tuttuğu olmadı henüz.
Bizi takip etsinler sevgili dinleyenlerimiz. Konserlerde buluşmak üzere…