Meme Kanseri Farkındalık ayında, bu ayın önemini hatırlatmak ve altını çizmek adına temsili rengi ve objesi olan pembe kurdeleyi siz de yakanıza takarak sevdiklerinizin dikkatini çekebilir, onları kontrole yönlendirebilir ve belki de erken teşhis almasına sebep olarak süreci çok daha hızlı ve iyi atlatmasını sağlayabilirsiniz. Tekrar hatırlatmakta fayda var: Erken teşhis hayat kurtarır, el ile meme kontrolünüzü yapmayı ihmal etmeyin. Prof. Dr. Mustafa Tükenmez; “Ülkemizde de her 4 kanser tanısı almış kadından biri meme kanseridir.” diyerek pembe kurdelenin önemine vurgu yaptı.
DOKU KÜTLESİYLE ORTAYA ÇIKIYOR!
Kanser, vücudumuzdaki dokularda hücrelerin kontrolsüz bir şekilde bölünüp çoğalarak tümör adı verilen doku kütlesi ortaya çıkmasıdır. Meme kanseri de meme dokusundan kaynaklanır. Meme dokusu hücreleri mutasyona uğradığında (değiştiğinde) ve kontrolden çıkarak bir doku kütlesi oluşturduğunda ortaya çıkar. Zamanla çevre dokuyu istila eder, koltukaltı lenf bezlerini daha sonrada diğer organları istila edebilir (Metastaz).
HER YIL YAKLAŞIK 20 MİLYON KİŞİYE TANI KONUYOR!
Tüm dünyada her yıl yaklaşık 20 milyon kişi kanser tanısı almaktadır. 2040 yılında yıllık yeni tanı alan kişi sayısının yaklaşık 30 milyon olacağı öngörülmektedir. Kadınlarda en sık görülen kanser ise meme kanseridir. Ülkemizde de her 4 kanser tanısı almış kadından biri meme kanseridir ve kadınlarda kansere bağlı ölümlerde ilk sırada yer almaktadır. (Globocan 2020). Ülkemizde batı toplumlarından farklı olarak genç yaş meme kanseri daha sık görülmektedir. 100 meme kanserinde %19,2’i 40 yaş altındadır. En sık 40-50 yaş aralığında görülmektedir (%31). (Türkiye Meme Hastalıkları Dernekleri Federasyonu Kayıt Sistemi).
AMAÇ ERKEN TEŞHİS ORANINI ARTTIRMAK!
1985 yılından beri Ekim ayı meme kanseri farkındalık ayı diğer adıyla pembe ay olarak anılmaktadır. 1992 yılından bu yana pembe kurdele meme kanseri farkındalığının sembolü olarak kullanılmaktadır. Ekim ayında tüm dünyada meme kanseri farkındalığı oluşturmak için sivil toplum örgütleri, sağlık otoriteleri, sivil yönetimler tarafından yürüyüşler, koşular, çeşitli yapı ve binaların pembe ışıklandırılması, bilgilendirme toplantıları, pembe kurdela takılması gibi çok sayıda etkinlikler yaparken; yazılı ve görsel basında da meme kanseri farkındalığı ile ilgili birçok haber gündemde oluyor. Burada amaç meme kanseri farkındalığı ile meme kanserini önlemek ve erken teşhiş oranını arttırmaktır. Erken teşhisin hayat kurtarıcı olmanın yanında organ kaybını önleme, gereksiz fazladan tedavilerden kurtulma ve hayat kalitesini arttırma gibi faydaları bulunmaktadır.
KENDİ KENDİNE MUAYENE ÖNEMLİ!
Fazla kilolu (şişman) olmak, hareketsiz yaşam sürmek, sigara içmek, alkol kullanmak, hiç doğum yapmamış olmak, hiç bebek emzirmemiş olmak, otuz beş yaşından sonra anne olmak, hormon replasman tedavisi almak, ailede meme kanseri ya da meme kanseri ile ilişkili olabilecek diğer kanserler olması, meme kanseri ile ilişkili genetik mutasyonu olmak, daha önce göğüs bölgesine radyoterapi almış olmak gibi durumlardır.
Meme kanseri erken tanı için kendi kendine muayene, hekim muayenesi, yıllık mamografik tarama önerilmektedir.
DAHA ÖNCE OLMAYAN BİR ASİMETRİ VARSA DİKKAT!
Kendi kendine muayene adet gören kadınlarda 20’li yaşlar ile beraber her ay adetten sonraki dönemde memelerdeki dolgunluk hissi ve hassasiyet geçtikten sonra ayna karşısına geçerek yapılmaya başlanır. Her iki memede daha önce olmayan bir asimetri, ciltte; kızarıklık, ödem, kalınlaşma, portakal kabuğu görünümü, tahriş, çekinti olup olmadığına bakılır. Meme ucunda çekinti, kabuklanma, kızarıklık, kalınlaşma, akıntı (kanlı, berrak) olup olmadığı kontrol edilir. Memede kitle görüntüsü, tümüde şilik, koltukaltı veya köprücük kemiği çevresinde şişlik veya yumru olup olmadığına bakılır. Daha sonra el 2,3,4. Parmak uçları ile memeucu ve koltukaltı dahil tüm meme muayene edilir. Öncelikle kendi meme dokumuz tanınır. Rutin kontrolde yeni bir bulgu gelişirse hekime başvurulur.
Hekim muayenesi 20’li yaşlar ile beraber 2-3 yılda bir 40 yaş sonrası yıllık olarak önerilmektedir. (Meme kanseri açısından yüksek riskli kişilerin takip ve tarama programları farklılık arz etmektedir).
40 yaşla beraber yıllık mamografi kontrolü önerilmektedir. Çalışmalar göstermektedir ki mamografik taramalar sayesinde meme kanserine bağlı ölümlerde bölgesel olarak değişmekle birlikte %35-40 azalma görülmektedir.
AİLESEL, GENETİK GEÇİŞLİ DE OLABİLİR!
Meme kanserinin %5-10’u ailesel, genetik geçişli olmaktadır. Erken yaş meme kanseri olan, ailesinde meme kanseri ile ilişkili kanser veya kansere yol açan genetik mutasyonu olan kişilerde genetik danışmanlık ve genetik araştırmalar yapılmaktadır.
Erken evre meme kanserinde 5 yıllık sağ kalım oranları %90’ların üzerindeyken organ metastatik meme kanserinde bu oran %30’ların altındadır. Erken tanı için meme kanseri farkındalığı yaratmak meme kanseri ile mücadele eden sağlık ekiplerinin ana hedeflerindendir. Erken tanı ile meme kanserinin siz değerli kadınlarımıza verebileceği zararların önüne geçebiliriz.