İktidar Baskısı ve Alan Temizliği İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu Üzerinde Artıyor
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu özelinde, fakat tüm eleştirel kesime yönelik baskılar artıyor. İmamoğlu, cumhurbaşkanı adayı olması sebebiyle şimşeklere maruz kalıyor ve bu durum sadece ona değil, çevresindekiler ve iktidarı eleştirenler de etkiliyor…
İktidar, muhalif kesimleri sindirmek, korkutmak ve eleştirel sesleri bastırmak amacıyla harekete geçti. Bu durumu, bir anlamda ‘alan temizliği’ olarak nitelendirebiliriz.
Belli ki Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim sürecine sorunsuz bir şekilde girmek istiyor. İmamoğlu’nu saf dışı bırakmanın çözüm olmadığını gördü.
İmamoğlu’nun tekrar aday olabilmesi için ya DEM’i yanına çekecek ya da Meclis’te transfer çalışmalarına başvuracak…
Bu iki seçenekten biri.
Eğer DEM’i ikna edemezse, kırktan fazla milletvekilini transfer etmek zorunda kalabilirler…
Bunu başarabilirler mi?
Belki başarabilirler, ancak meşruiyetlerini kaybettikleri için ülkeyi yönetme yeteneklerini de kaybedebilirler…
Öte yandan, İmamoğlu’nu saf dışı bırakarak da meşruiyetlerini kaybetme riskiyle karşı karşıya kalabilirler…
Bu nedenle, başa çıkabilmek için eleştirel seslerin kısılması gerekmektedir.
Bunun bir işareti olarak, ‘alan temizliğine başladılar’ diyebiliriz…
İmamoğlu’na Kastamonu, Trabzon ve Erzincan’da salon verilmemesi, seçim sürecinin nasıl ilerleyeceğine dair bir işaret olabilir. İmamoğlu şu anda sadece CHP üyelerine hitap ediyor, çünkü önseçimde onların desteğine ihtiyaç var. Eğer geniş kitlelerden oy istemek için yola çıkarsa, karşılaşabileceği zorlukları tahmin etmek güç değil…
Seçim sürecinin zorlu geçeceği açık, iktidarın baskısı her geçen gün artacak. Soruşturmalar, gözaltılar ve tutuklamalar devam edecek. ‘Kulaktan dolma yanlış bilgilerle halkı yanıltma suçu’ artık günlük hayatımızın bir parçası olacak…
Bu baskı rejiminin ne kadar süreceği sorusu ise kafalarda dolaşıyor…
İnsanlar, ‘yapacak bir şey yok’ düşüncesine sürüklenene kadar…
Yani, her şey ‘normalleşinceye’ kadar…
Toplum, ‘alışana’ dek…
Sıradan kabul edilene kadar…
