Liyakatın Önemi ve Ülkemizdeki Uygulamaları

4 Haziran 2020

Son dönemlerde, iş dünyasında ve kamuda sürekli olarak ‘liyakat’ kavramını duymaya başladık. Ancak aslında bu terimin ne anlama geldiğini ve bir kişinin liyakatını belirleyen unsurları ne kadar bilgi sahibiyiz?

Liyakat, bir kişinin bir işe uygunluğunu belirleyen temel unsurlardan biridir. Eğitim, deneyim, bilgi, beceri, performans, kurum kültürüne uyum ve iletişim gibi faktörler liyakatin belirlenmesinde önemli rol oynamaktadır.

Mevcut Durum ve Sorunlar

Anayasa ve devlet memurları kanunu, liyakat ilkesinin ülke bürokrasisinde uygulanması gerektiğini belirtse de, kamuda siyasi ayrımcılığın ve kayırmacılığın hüküm sürdüğü görülmektedir.

Mülakatlar ve sözlü sınavlar, adayları objektif olmaktan uzaklaştırıp ideolojik etkilere açık hale getirebilmektedir. Bu durum, yazılı sınavlarda yüksek puan alan adayların dahi liyakate dayalı olarak işe alınmadığı örneklerin yaşanmasına yol açmaktadır.

Bakanlar Kurulu’ndaki Değişim

Ülkemizdeki siyasi değişikliklerle birlikte bakanlık sistemi de farklı bir yapıya büründü. Artık bakanların milletvekili olma zorunluluğu kalkmış durumda ve bu durum, bazı bakanların atandıkları alanlar hakkında yetersiz bilgiye sahip olabileceği endişelerini beraberinde getirmektedir.

Ne yazık ki, liyakatın göz ardı edildiği durumlarda devletin işleyişi olumsuz etkilenmekte ve bu durum ülkemizin karşılaştığı sorunları çözme kapasitesini zayıflatmaktadır.

Bürokraside liyakatin önemi, devletin etkin bir şekilde işlemesi için vurgulanmalı ve bakan seçimlerinde de göz önünde bulundurulmalıdır.