Bayraktar: Baklagilde ithalatçı olmamız kabul edilemez

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye’de yetiştirilen 7 çeşit yemeklik baklagil arasında en fazla üretilenlerin nohut, kuru fasulye ve mercimek olduğunu, bunların her birinin ayrı bir besin değeri bulunduğunu belirtti.

10 Şubat Dünya Bakliyat Günü nedeniyle açıklama yayınlayan Bayraktar, şunları kaydetti:

TOPRAĞA DA FAYDALI: Fastfood ve hazır gıda tüketiminin arttığı son yıllarda doktorlar ve diyetisyenler tarafından da baklagiller sıklıkla öneriliyor. Ayrıca baklagiller, topraktaki organik madde birikimine yardımcı olmaları ve toprak yapısını düzeltmeleri nedeniyle ekim nöbetinde sıklıkla tercih ediliyor. Bu durum baklagillerin tarımsal üretimdeki önemini artırıyor. Bu doğrultuda Birleşmiş Milletler tarafından 2016 yılı ‘Uluslararası Bakliyat Yılı’ olarak ilan edildi ve takip eden süreçte her yıl 10 Şubat gününün ‘Dünya Bakliyat Günü’ olması kararlaştırıldı.

8.7 MİLYON DEKARA GERİLEDİ: Ülkemizde baklagil üretimi ülke geneline yayılmış olsa da Güneydoğu Anadolu Bölgesi, İç Anadolu Bölgesi ve Marmara Bölgesi’nin güneyinde yoğunlaşıyor. Genel olarak, kırmızı mercimek Güneydoğu’da, yeşil mercimek İç Anadolu’da, bakla Ege ve Güney Marmara’da, nohut ve kuru fasulye ise birçok bölgemizde yetiştiriliyor. Toplam yemeklik baklagil üretiminin, yüzde 42,7’sini nohut, yüzde 30,1’ini kırmızı mercimek, yüzde 20,7’sini kuru fasulye, yüzde 5,3’ünü yeşil mercimek oluşturuyor. Geri kalan yüzde 1,1’ini ise diğer bakliyatlar oluşturuyor. Ülkemizde 1990 yılında toplam 20,3 milyon dekar olan baklagil ekim alanı bugüne geldiğimizde 8,7 milyon dekara geriledi. Yani ekim alanlarımızda yüzde 56,6 oranında azalma yaşandı. Aynı şekilde üretimde de yüzde 33,2 oranında bir gerileme gerçekleşti.

İTHALATTAN VAZGEÇİLMELİ: İstatistikler yeşil mercimekte yüzde 39,8, kırmızı mercimekte yüzde 14,1, kuru fasulyede ise yüzde 8,6 oranında açığımız olduğunu gösteriyor. Son 10 yılda kuru fasulye, nohut ve mercimekte ithalat miktarı 379 bin 869 tondan yüzde 55 oranında artarak 587 bin 500 tona çıktı. İthalat değeri ise yüzde 28 oranında artarak 321 milyon dolardan 412 milyon 200 bin dolara yükseldi. Böylelikle son on yılda toplamda 5 milyon 44 bin ton ithalata karşılık 3 milyar 629 milyon dolar para ödedik. En önemli protein kaynaklarından baklagilde ithalatçı olmamız kabul edilemez. İnsanımızın protein ihtiyacının karşılamasında önemli bir yere sahip olan baklagillerin üretimini artırmak zorundayız. Halkımızın sağlıklı beslenmesi için temel gıda ürünlerinde üretim artırılmalı, ithalattan vazgeçilmelidir.

(ANKA HABER AJANSI)

Related Posts

Depremin ardından DASK gerçeği: 10 evden 4’ünün sigortası yok!

İstanbul’da dün meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depremin ardından zorunlu deprem sigortalılık oranları gündeme geldi. Marmara Bölgesi’nde en yüksek deprem sigortalılık oranı yüzde 83 ile Yalova’da olurken, İstanbul’un deprem sigortalılık oranının yüzde 62 olduğu görüldü.

İstanbul depremi köprü ve otoyolları etkiledi mi? Bakan Uraloğlu açıkladı

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Ankara’da Türkiye’nin Ulaşımda Net Sıfır Emisyon Yol Haritası Projesi Lansmanı’nda önemli açıklamalarda bulundu.

Nisan’da tüketici güven endeksi sert düştü!

Tüketici güveni Nisan ayında zayıfladı. TÜİK verilerine göre endeks, Mart’taki 85,9 seviyesinden yüzde 2,3 düşerek 83,9’a geriledi; bu da vatandaşın ekonomiye dair kötümserliğinin arttığını gösteriyor.

İşçi ve memur konfederasyonları 23 Nisan’ı kutladı: Memur-Sen’den yine Atatürk’süz mesaj

İşçi ve memur konfederasyonları 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutladı. En fazla üyeye sahip memur konfederasyonu olduğu için toplu sözleşme masasında “yetkili konfederasyon” konumunda bulunan Memur-Sen, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlama mesajında Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün ismine yer vermedi.

Devlet veriyor, insanlar istismar ediyor

Elazığ’da yaşanan 2020 ve 2023 depremlerinin ardından kentte yapılan TOKİ konutlarının ev sahipleri tarafından fahiş kiralara verilmesi, vatandaşları zor durumda bırakmaya devam ediyor.

Tüketici güven endeksi 83,9 oldu

TÜİK’in paylaştığı nisan ayı tüketici güven endeksi yüzde 2,3 oranında azaldı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir