Zayıflama ilaçlarında ölümcül tehlike; akciğer tansiyonu riski!

Akciğer Hipertansiyonunun Artışında Zayıflama İlaçları Etkili!

Dünya genelinde yaklaşık 75 milyon kişiyi etkileyen akciğer hipertansiyonunun (pulmoner hipertansiyon), kontrolsüz şekilde kullanılan zayıflama ilaçları nedeniyle arttığı bildirildi. Uzmanlar, bu tür ilaçların hekim kontrolü dışında kullanılmaması gerektiği konusunda uyarıyor.

“Kanser kadar ölümcül bir hastalık”

Fırat Üniversitesi Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Akbulut, akciğer hipertansiyonunun kalpten akciğerlere kan taşıyan damarlar üzerindeki basınç artışı sonucu ortaya çıktığını belirtti. Akbulut, “Pulmoner arteriyel hipertansiyon, akciğer damarlarının daralması veya tıkanması sonucu kalbin sağ tarafında basınç artışıyla gelişen ciddi bir kalp ve akciğer hastalığıdır. Tedavi edilmediğinde kalp yetmezliğine ve 2-3 yıl içinde ölüme yol açabilir” dedi.

Prof. Dr. Akbulut, bu hastalığın ölüm riskinin en yüksek ölüm oranına sahip bazı kanser türleriyle benzer olduğunu vurguladı.

Risk grupları: Zayıflama ilaçları ve bitkisel ürünler de etkili

Akciğer hipertansiyonunun bazı kişilerde genetik yatkınlıkla ortaya çıkabileceğini kaydeden Akbulut, risk faktörleri arasında kanser ilaçları, bazı zayıflama ilaçları, antiviral ilaçlar, yasa dışı uyarıcılar ve sarı kantaron gibi bitkisel ürünlerin de yer aldığını söyledi. Türkiye Gazetesi’nin haberine göre, ayrıca bin 500 metre üzeri rakımlarda yaşayanlarda hastalığın daha sık görüldüğü belirtildi.

“Teşhis gecikirse ölüm riski artıyor”

Hastalığın belirtilerinin birçok hastalıkla karışabildiğini belirten Akbulut, bu nedenle tanı konulmasının 2 ila 4 yıl gecikebildiğini, her gecikilen ayın ölüm riskini yüzde 1,1 artırdığını söyledi.

Belirtiler: Nefes darlığı, halsizlik, göğüs ağrısı

Hastalığın erken döneminde hafif fiziksel aktivitelerle başlayan nefes darlığı, zamanla istirahatte de ortaya çıkabiliyor. Sabahları belirgin olan bitkinlik, çarpıntı, baş dönmesi, bayılma, öksürük ve göğüs ağrısı gibi belirtiler de görülebiliyor. Göğüs ağrısı çoğu zaman kalp kriziyle karıştırılabiliyor.

Kalıcı çözüm: Kalp-akciğer nakli

Akciğer hipertansiyonu tedavisinde ilaçların yanı sıra bazı cerrahi yöntemler, balon anjiyoplasti (BPA), denervasyon ve kök hücre tedavileri de uygulanabiliyor. Ancak bu yöntemlerin yeterli olmadığı durumlarda tek çarenin kalp-akciğer nakli olduğu ifade ediliyor.

Uzmanlar, özellikle internetten ya da reçetesiz alınan zayıflama ilaçlarının hekim kontrolü dışında kullanılmasının ciddi sağlık riskleri taşıdığı konusunda uyarıyor.

Related Posts

Araştırmaya göre ABD’de 50 yaş altı kişilerde görülen kanser vakaları arttı

Araştırmaya göre ABD’de 50 yaş altı kişilerde görülen kanser vakaları arttı

Her 6 çiftten biri bu sorunu yaşıyor: Uzmanından ‘erkek faktörü’ uyarısı

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Zeynep Ataman Yıldırım, kısırlığın yalnızca kadın kaynaklı olmadığını vurgulayarak, infertilite vakalarının yüzde 40’ında erkek faktörünün etkili olduğunu belirtti.

Diyarbakır Çocuk Hastanesi alarm veriyor; yapısal risk, personel yetersizliği ve ödeme sorunları gündemde

Diyarbakır Çocuk Hastanesi alarm veriyor; yapısal risk, personel yetersizliği ve ödeme sorunları gündemde

Sağ üst karın ağrısını asla hafife almayın

Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Veysel Ersan, karnın sağ üst tarafındaki ağrının ciddiye alınması gerektiğini, sürekli hazımsızlık, şişkinlik ya da sarılık gibi belirtilerin ciddi karaciğer veya safra kesesi hastalıklarının ilk sinyalleri olabileceğini belitti.

Uzmanı uyardı: Bulduğunuz çözümle oyalanmanız tanıyı geciktirebilir

Prof. Dr. Tevfik Özlü, “Akranlarınıza göre daha çabuk yoruluyorsanız, efor sırasında nefes darlığı hissediyorsanız, tek yastıkla yatmakta zorlanıyorsanız bunun sebebini mutlaka araştırın. Bulduğunuz çözümle oyalanmanız tanıyı geciktirebilir. Bazen, bu tanının gecikmesi tedavi fırsatının büyük ölçüde kaçmasıyla da sonuçlanabilir” dedi.

Uzmanı uyardı: 50 yaş sonrasında görme kaybına neden olabilir!

Sarı nokta hastalığı, 50 yaş ve üzerindeki bireylerde sıkça görülen ve görme kaybına yol açabilen ciddi bir göz rahatsızlığıdır. Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nursal Melda Yenerel, erken teşhisle bu kaybın önüne geçilebileceğini belirtti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir